Gulyabani
3.75 из 5, отдано 6 голосов
"Muhsine Hanım ilk bozayı i?ip ikincisinin, leblebisiyle beraber ?i?ekliğin ?n?ne konulmasını s?yledikten sonra başladı: 'Gen?liğimde hoppaca bir kızdım. Ama Rabb’im saklasın, şimdikiler gibi, erkeklere ne dirseklerimi a?ıp g?sterirdim ne g?ğs?m?. D?nyayı, Konya’yı bilmezdim. Anam babam erken ?ld?. Fukaralık ayıp değil ya, bana mal m?lk olarak damla bırakmadılar. Gen? yaşımda komşu ellerine kaldım. Eş dost gayret etti, c?mertlik g?sterdi. Herkes h?line g?re bir hediye verdi. Eşya d?zd?ler, beni tellediler, pulladılar, herifin birine verdiler. K?r olası pek sarhoş ve soysuz ?ıktı. O arı, ben ?i?ek, o burgu, ben tahta. Tanrı’nın g?n? haşlar, canımı yakar. Yemeğin tuzu ?ok olmuş der, d?ver; mintanımı ?arpık bi?mişsin der, d?ver. Kısacası, paya pay, ?? sene dayağını yedim, kahrını ?ektim. Artık illallah, canıma tak dedi. Bir g?n, o evde yokken boh?amı bağladım, ka?tım. Boşandım, kurtuldum. Bana ettiği yanına kalmadı. Kendisi de meyhane peykesinde can verdi gitti.' " Edebiyatımızda doğalcılığın ve ger?ek?iliğin en ?nemli kilometre taşlarından biri olan H?seyin Rahmi G?rpınar, sanatı, halkı y?celtmek i?in bir ara? olarak g?rm?ş bu nedenle ?zerine gitmediği, eleştirip alay etmediği hi?bir toplumsal kurum bırakmamış, sanat yaşamı boyunca hep aklın ve mantığın yanında olmuş, eserleriyle toplumun ?ağdaşlaşması yolunda yobazlığa, gericiliğe, bağnazlığa, s?m?r?c?l?ğe karşı savaşmıştır; bunu yaparken mizah ?gesini ustaca kullanmış, İstanbul’un kenar semtlerinde, mezarlıklarında, ?ingene mahallelerinde, k?şklerinde, Şirket-i Hayriye vapurlarında, gazinolarında, sayfiyelerinde dolaşmış, okurlarını da dolaştırmıştır. Eserlerinde yapmacıksız bir yerlilik vardır; konak hanımefendisinden g?ndelik?iye, mirasyedilerden i? g?veyilere, dilencilerden dadılara, kalfalara, ?ingenelerden Rumlara, Ermenilere, Yahudilere kadar kimi ve neyi konu almışsa onu yerli renkleriyle betimlemesini bilmiştir.
Читать книгу «Gulyabani» онлайн: